Türk Eğitim-Sen'den Proje Okulu Atamalarına Sert Tepki
Türk Eğitim-Sen Manisa şube Başkanı Koray Özgürler, Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı Özel Program ve Proje okullarına yapılan öğretmen ve yönetici atamalarının kamu vicdanını derinden yaraladığını belirterek, atamaların hukuk ve mevzuata aykırı olduğunu iddia etti. Sendika, özellikle Yunusemre ilçesindeki Spor Lisesi'ne yapılan müdür atamasının, yönetmelikte belirtilen şartlara uymadığını ve bu durumun hiçbir objektif gerekçeyle izah edilemeyeceğini savundu.
Türk Eğitim-Sen Manisa şube Başkanı Koray Özgürler, Bakanlığın kendi çıkardığı yönetmeliğe uymadığını, mevzuatı ve hukuk normlarını kişilere ve sendikal aidiyetlere göre değiştirebildiğini öne sürdü. Sendika, bu durumun kamuoyuna nasıl izah edileceğini merak ettiklerini belirterek, "Eğer bu hukuk ve mevzuat dışı uygulamalar idarenin takdir yetkisi ile yapılıyorsa, soruyoruz 'Bu sınırsız ve size göre sorgulanamaz yetkiyi nereden, hangi yetki ve güçle alıyorsunuz, kullanıyorsunuz?" dedi.
"Şart aranır"
Başkan Özgürler açıklamasında şu ifadelere yer verdi,
"Çocuğum nitelikli okulda, proje okulunda eğitim görüyor diye sevinen, kamuoyunda yöneticilerinin ve öğretmenlerinin başarılı, nitelikli, herşeyden öte liyakat sahibi kişilerden seçilerek görevlendirildiğini düşünen öğrenci velilerimize ve bu eğitim kurumlarımızın öğrencilerine üzecek bir paylaşımda bulunmak istiyoruz.
Dün akşam, nitelikli okul diye tabir ettiğimiz Milli Eğitim Bakanlığına bağlı Özel Program ve Proje okullarına öğretmen ve yönetici atamaları açıklandı.
Sonuçlar kamu vicdanını maalesef derinden yaralamıştır.
Bu güzide eğitim kurumlarımıza meslektaşlarımızın yapmış olduğu müracaatların sonuçlarına baktığımızda hukuk ve mevzuat tanımayan uygulamaları çok açık şekilde görmekteyiz. Bu durumu somut bir örnek ile gözler önüne sermek gerekirse, Yunusemre ilçemizde Spor Lisesi'ne yapılan Okul Müdürü atamasını paylaşmak sanırım yeterli olacaktır. Proje okullarına yönetici atamasını düzenleyen ve bu amaçla hazırlanan yönetmelikte “Müdür olarak görevlendirileceklerde Spor liseleri için Beden eğitimi öğretmeni olmak şartı aranır.” ifadesi açıkça yer bulmuş iken, başvuranlar içerisinde aranan şartlara haiz adaylar da mevcut iken, mevzuat hükümlerini, hukuku ve herşeyden öte vicdana sığmayan bir uygulama ile bahsi geçen okula atanma şartlarını sağlamayan branşta bir adayın atanması, hiç bir objektif gerekçe ile izah edilemeyecek evlere şenlik idari bir işlemdir.
Bakanlık kendi çıkardığı yönetmeliğe uymuyor, mevzuatı, hukuk normlarını kişilere ve sendikal aidiyetlere göre değiştirebilmektedir. Bu durum kamuoyuna nasıl izah edilecektir merak ediyoruz. Eğer bu hukuk ve mevzuat dışı uygulamalar idarenin takdir yetkisi ile yapılıyorsa, soruyoruz " Bu sınırsız ve size göre sorgulanamaz yetkiyi nereden, hangi yetki ve güçle alıyorsunuz, kullanıyorsunuz"
Proje okulunda 4 yılını tamamlamış öğretmen hiçbir gerekçe gösterilmeden yerinden ediliyor.
Çocuğumu nitelikli okula gönderdim/gönderiyorum diye sevinen, beklenti içerisinde olan veliler acaba bu konuda nasıl düşünecektir?
Cevap beklediğimiz sorularımız ise;
Bakanlık bu atamalarda hangi objektif kriter yada kriterleri kullandı? Kamu yararı ve menfaatinin gözetilmediğini düşündüğümüz bu atamalarda kanun, yönetmelikler referans alınması gerekirken, aidiyet, mensubiyet gibi bize göre Türkiye Yüzyılı hedefinin ortaya konduğu bu dönemde, raflardan kalkması gereken uygulamalar içine mi girildi? Ehliyet ve liyakatın gözetilmediğini düşündüğümüz bu atamalarda hangi sendikal aidiyetler gözetildi? İnsan kaynağımız, ilin ehli meslektaşlarımız neden göz ardı edilerek ayrıştırıldı? Maarif model ile yetiştirmeyi düşündüğünüz ahlaklı ve erdemli bireyleri, yapılan bu uygulamaları örnek göstererek, bu şekilde mi yetiştireceksiniz? 2014 yılında Müsteşar TEKİN’in uygulamalarına karşı sendika olarak kazandığımız bir dünya idari davalara yarın yenilerini eklediğimizde bunun maddi ve manevi külfetini kim yada kimler üstlenecek?
İl Milli Eğitim Müdürüne sözümüz şu, yarın sizler başka yere gittiğinizde, bizler burada sizlerin hatalı uygulamaları sonucu, oluşması muhtemel sonuçlardan dolayı sizleri müssebbib tutarız. Fikrimiz şu ki; Manisa halkı ve eğitim camiasınca, sizin ve uygulamalarınızın hayırla yad edilmesi yönünde olması lazım gelir. Kişisel tasarrufunuzdan dolayı bazı öğretmenleri yerlerinden ediyorsanız, aynı hassasiyeti emsallerine de göstermeliydiniz.
Mağduriyeti olan herkesi bu aşamada hukuk mücadelesini başlatmak ve haksizliklara "DUR" demek üzere sendikamıza davet ederken, son olarak da velilerimize, öğrencilerimize ve tüm eğitim camiamıza geçmiş olsun diyoruz.
Şunun zihinlerden silinmeyecek şekilde bilinmesini isteriz ki,
dün olduğu gibi bugün de, Türk Eğitim-Sen doğrunun, haklının, hakkın ve kamu vicdanının tarafı olmaya ve bu uğurda meşru ve hukuki yolları sonuna kadar kullanarak mücadele etmeye devam edecektir."
